İlişki Analizi
Hayatlarımız “ilişki” ağları ile örülmüş bir bütündür.
Her ilişki, onu oluşturan bağlamla alakalı olarak farklı olduğu kadar, ilişkiye taraf olan birey sayısınca da farklı ve özeldir.
Günlük yaşamlarımızda kurduğumuz ilişkilerin bazısı kısa süreli ve geçici iken bazısı ise uzun soluklu ve kalıcıdır.
Ailemizle/anne-babamızla kurduğumuz ilişki ile çocuğumuzla kurduğumuz ilişki birbirinden farklıdır. Arkadaşlarımızla kurduğumuz ilişki ile işyerimizde kurduğumuz ilişkiler bambaşkadır. Tüm bu ilişkilerin birbirinden bağımsız ve farklı dinamikleri vardır.
Peki, hayatı paylaşmaya, hayat yolunu yan yana yürümeye, esenliklerle beraber zorlukları da karşılamaya niyet ettiğimiz özel ilişkilerimizin dinamikleri nelerdir?
Özel ilişkilerimiz bazen dolaylı bazen de direkt olarak mevcut diğer tüm ilişkilerimizi de etkilemektedir. Doğru dinamiklerle kurulmuş bir ilişki karşılıklı anlayışın doğurduğu saygı, şefkat ve sevgi bağları ile tarafların her birini sarıp sarmalar. Bu şekilde inşa edilmiş ilişkinin tarafları yaralarını sarmak için de sevinçlerini kutlamak için de hatta bazen dinlenmek için de hep aynı güvenli limana koşar.
Orada huzuru, şefkati, kabulleniş ve anlayışı bulur.
Herkesin hayali huzur bulduğu, kendini güvende hissettiği, değer gördüğü, sevilip sayıldığı bir ilişkinin tarafı olmaktır. Ve ilişkilerde bu dilek ve niyetlerle yola çıkılır. Ancak bazen yolun zorlukları, bazen geçmiş yaşantılar, bazen kişinin derin yaraları, bazen de ilişkinin etrafında konumlanan başka insanlar bu niyetlerden uzaklaşılmasına hatta hiç hayal edildiği gibi olmayan ilişkilerin doğmasına neden olur.
Peki, ilişki ağacınızı tüm bu zarar veren otlardan, meyve verecek dallarını sarmış sarmaşıklardan temizlemenin mümkün olduğunu biliyor muydunuz?
Özel ilişkiler başka topraklarda yetişmiş, farklı iklimlere alışmış, farklı çiçekler açan iki ağacın kavuşup birbiriyle sarmalanması ve hatta bir olup tüm bu farklılıklarını harmanlandıkları meyveler vermesi gibidir.
Hayatta her şey farkındalık ile başlar. Yeni başlayacak ya da başlamış veya başlamış ama yorulmuş ilişkiler için de yürünecek yolu kolaylaştıracak, ilişkileri sağaltacak yegane anahtar yine farkındalıktır.
Peki, nedir bu farkındalık?
Kişi ne kendi geçmişine ne karşısındakinin geçmişine hükmedemez ama geleceği şekillendirmek kişinin kendi ellerindedir.
Eğer kişi, kendini bildiği kadar ilişki içerisinde olduğu özel kişiyi de iyi bilir, ilişki üzerinde hissedilen gerilimlerin kaynaklarını tanır, uyum noktalarına ya da zıt düşülen alanlara hakim olursa ilişki ağacının köklerini, dallarını, yapraklarını her daim temiz tutabilir.
karşılıklı baskı noktaları
uzlaşmada zorlanılan noktalar
uyum yakalamanın daha kolay olduğu alanlar
şahsi hassasiyetler
değer verilen hususlar
geçmiş kırgınlıklar
geçmişin yarattığı izlerden doğan tepkiler
birlikte yapmanın uyumlu olduğu alanlar
Bunlar gibi daha birçok dinamik, ilişkiyi oluşturan bireylerin farkındalığını arttıracak hususiyetlerdir. Kendilerine ve birbirlerine karşı farkındalığı artmış bireylerin kurduğu ilişkiler ise sevgi zemini üzerinde karşılıklı anlayış, kabulleniş ve şefkatle inşa edilecek ve huzurlu, güvenli bir liman olarak bireylerin tüm hayatlarına pozitif etki yağacaktır.
Farkındalığınız için, ilişkilerini sağaltmak için, yeni başlayacak birlikteliklerde sağlam temeller atmak için gelin ilişki analizi yapalım, çift uyumuna bakalım. Doğum haritaları ve size sunduğu biricik farkındalık anahtarlarınızı doğru ilişki yapılandırmalarında kullanalım.
Huzuru, güveni bulduğunuz; değer verip değer gördüğünüz; çatışmalardan arınmış, karşılıklı anlayışın ve şefkatin hakim olduğu bir ilişkiye sahip olmak için doğum haritanızın size sunduğu ipuçlarından faydalanalım.
Farkındalıkla çözülecek sorunlar üzerinde yaşamak yerine onları tanımak, sebeplerini öğrenmek ve bu bilinçle onları bertaraf etmek için ihtiyacınız olan bilgi siz ve partnerinizin doğum haritasında kullanılmak üzere sizi bekliyor.
İlişki analizi ile partnerizle birlikte büyüttüğünüz ilişki ağacınız her daim yeşil, her daim sağlıklı, her daim güçlü kalsın!